6 Mayıs 2011 Cuma

Dokunmanın Psikolojisi

Sahiplerinin düzenli olarak dokunduğu tavuklar daha hızlı büyüyorlarmış. Bu sebeple Nanyang Teknoloji Üniversitesi’nden Singapurlu bir bilim adamı dokunma hissinin internet üzerinden iletilebilmesinin yollarını arıyormuş ve tavuklar için geliştirdiği titreşimli bir ceketle bunu test ediyormuş. Geliştirdiği kablosuz tavuk ceketi bir bilgisayar vasıtasıyla kontrol edilebiliyor ve hayvanda sahibi tarafından dokunulduğu hissini yaratıyormuş. Sonraki aşamadaki hedefi internet üzerinden sarılmanın ve dokunmanın simüle edilmesiymiş. Doçent David Cheok “Bugünlerde anne ve babalar çok fazla iş seyahatine çıkıyor fakat çocuklar için dokunma ve kucaklaşma çok önemli” demiş. Cheok çocuklar için pijama geliştirmeyi düşünüyormuş ve internet üzerinden dokunma hissini simüle etmek için basınç ve sıcaklık değişimleri üzerinde çalışıyormuş. Aynı kıyafeti giren anne babalar da çocuklarının kendilerine dokunduğu hissini yaşayacakmış.

Sanal olarak dokunma ne derece etkili olur bilinmez lakin yapılan araştırmalar üst kola yapılan hafif bir temasın bile insanların düşünce yapısında büyük değişikliklere sebep olduğunu göstermiş. Psyblog.com sitesi bu konuda yapılan çalışmaları derlemiş. İşte bunlardan bazıları.

Cruzco ve Wetzel adlı psikologların 1984’te yaptığı araştırma, insanların kendilerine dokunan garsonlara daha fazla bahşiş verme eğiliminde olduğunu göstermiş. Guegen’in 2003’te yaptığı çalışmada kendilerine dokunulan insanların daha yardımsever oldukları görülmüş. Koluna hafifçe dokunulan denekler, yere düşürülen şeyleri alıp verme konusunda daha yardımsever davranmışlar. Temas edilince yardım etme oranının %62’ten %90’a çıktığı görülmüş. Erceau ve Guegen’in 2007’de yaptığı çalışmada ise araştırmacılar ikinci el oto pazarında rastgele insanları denemişler. Bunların yarısının kollarına bir saniyeliğine dokunmuşlar, diğer yarısına dokunmamışlar. Kendilerine dokunulan kişiler, satıcıların daha samimi, dost canlısı, dürüst ve nazik olduğunu söylemişler. Bir saniyelik temas için hiç de fena bir sonuç değil. Erkekler kendilerine hafifçe dokunan kadınlara daha fazla ilgi göstereceği kimseyi şaşırtmaz herhalde. Guegen’in 2010 yılında yaptığı araştırma, erkeklerin bu hafif cinsel anlam taşımayan dokunuşu kolaylıkla cinsel ilgi olarak yorumlayabileceğini göstermiş. Field ise 1996 yılında yaptığı bir araştırmada masajın matematik becerilerini nasıl geliştirebileceğini test etmiş. Kontrol grubuyla kıyaslandığında, beş hafta boyunca kendilerine haftada iki kere masaj yapılan deneklerin sadece rahatlamadıkları aynı zamanda da matematik testlerinde daha iyi sonuçlar aldığı görülmüş.

Dokunulmak duruma, kültüre ve cinsiyete göre çok farklı şekilde yorumlanabilse bile bütün bu çalışmalar uygun şekilde yapılan temaslara dayanıyormuş, yani kolun üst tarafına doğru bir saniyelik hafif bir dokunuş. Beri yandan konuşurken sürekli dokunup dürtme ihtiyacı hisseden insanlar vardır ki deli edebilirler insanı, bunlar da güzel bir araştırma konusu olabilir aslında.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder